İzlemek istediğiniz videoya tıklayın. Video kısa bir süre sonra bu sayfanın üst kısmında açılacak. (Bu sayfanın en altında Baskın Oran ile ilgili daha fazla video var.)

BASKIN ORAN Bloglarında son yazılanlar:

Diğer Bloglarda Baskın Oran

Bu gemi yüzecek, okyanusa açıldık!

Baskın Oran'ı meclise gönderemedik. Ama başladığımız işi de yarım bırakmayacağız! Sesimizi daha da yükseltip meclise ulaştıracağız!

Baskın Oran'ın 22 Temmuz, saat 23.00 itibariyle Seçim Merkezi'ndeki destekçilerine hitaben yaptığı konuşma:

"Biz anamızın karnından milletvekili doğmadık. Madem milletvekili olamadık milletvekili gibi davranacağız. Web sitemiz vasıtasıyla halktan tepki, bilgi ve şikayet toplamaya, uzmanlık komisyonlarıyla kanun tasarılarına dönüştürmeye ve yayımlamaya, bu tasarıların Meclis’i nasıl etkileyeceğini görmeye hazır mısınız?

İngiliz siyasetinde hükümet dışında, ana muhalefetin dışında bir de gölge kabine kavramı vardır. Biz de gölge ana muhalefet olacağız, gölge kabine olacağız. Var mısınız?


Gerek Türkiye’ye, gerek dünyaya göstereceğiz. Parlamento dışı muhalefet nasıl olur göstereceğiz. Hiç fark etmez girip girmediğimiz! Uzmanlık komisyonları marifetiyle ne zaman ve hangi konuda olacağına karar vereceğimiz kanun tasarılarını dünya âleme duyuracağız, tamamını Türkçe olarak, en azından özetlerini de İngilizce olarak yayımlayacağız. Var mısınız?


Siz varsanız ben de varım!"

BİR E-MUHTIRA DAHA!

Korkmayın. Bu sefer e-muhtırayı Mor ve Ötesi yayınladı. Baskın Oran ve Ufuk Uras'a verdikleri desteği belgelediler: Hemen ziyaret edin: http://www.partinintadinikacirdim.org/

2. Beşiktaş Baskınından Fotolar

Beşiktaş 10.07.07


Fotoğrafa tıklayarak Baskın Oran'ın 10.07.07 tarihili Beşiktaş ziyaretinin görüntülerine ulaşabilirsiniz.

Bakın Oran Kampanyasından Görüntüler



Baskın Oran kampanya fotolarından bir video. Ev yapımı. (müzik: Kronos Quarted - Tabu ve Radical Noise - Uyan.)

youtube bağlantısı: http://www.youtube.com/watch?v=rdmRbxyX5F4&v2

Baskın Oran Beşiktaş'ta!

Baskın Oran Beşiktaş'ta! (Tanışma Toplantısı)
Yer:
Külüstür Kafe
Beşiktaş Çarşı içi (Kartal Heykeli Yanı-Mado bitişiği)
10.07.2007 18:00 - 19:30
Baskın Oran, tanışmak ve sohbet etmek için Beşiktaş'ta.
Katılımınızı bekliyoruz!!

Okmeydanı ve Beşiktaş Faaliyetlerinden Fotoğraflar


Okmeydanı veya Beşiktaş albümlerini görüntülemek ilgili fotoğrafa tıklayınız!

EZBER BOZAN SÖZLÜK YAYINLANDI

Baskın Oran'ın Ezber Bozan sözlüğü yayınlandı. Okumak için şu adresi ziyaret ediniz: http://www.baskinoran.net/images/cust_files/070706114509.pdf

Murat Belge'nin yazısı

"Taksim tarafında oturduğuma göre, benim bölgemin 'bağımsız' adayı Baskın Oran. Bunca yıllık arkadaşım Baskın'a oy vermek üzere geleceğim." Murat Belge, Radikal, 06.07.07, Yazının tamamını okumak için tıklayın.

Roll Dergisi almayı unutmayın!

Roll Dergisi, Temmuz sayısında ek olarak Baskın Oran kitapçığı veriyor. Baskın Oran'ın Roll dergisine yazdığı Önsöz'ü okumak için tıklayın.

Baskın Oran'la ilgili son yazılar

"Bir sivil toplum projesi olarak Baskın Oran" Mensur Akgün, Referans 04.07.2007
"Samatya'da Ermeniler Baskın Oran'dan Yana", Bianet 04.07.07
"Bir halk hareketi 'Baskın Oran'", Az ve Öz Blog
"Hepimiz Politik(iz)", Alernatif İstanbul Blog


Mensur Akgün'ün yazısından bir alıntı:

"Bence Baskın Oran hiçbir partinin alternatifi değildir. AKP’nin hiç değildir.
O, iktidar olmak için çalışmamaktadır. O muhalefetin alternatifidir. CHP’nin
yaptığı muhalefetten memnun olmayanların, ÖDP’nin seçim şansı olmadığını
düşünenlerin, diğer partilerin kendilerini temsil edemeyeceğine inananların
İstanbul 2. bölge adayıdır. / O bir sivil toplum projesidir. Başarılı olduğu,
yani her şeyden önce seçilebildiği takdirde sivil toplumun gücünü, var olan
anlayış ve yapıya rağmen yapılabilecekleri gösterecektir. Seçimi sivil topluma
cesaret ve haz verecek, Türkiye’de demokrasinin olgunlaşmasına destek olacaktır.
/ Seçilirse yapması gereken hiç durmadan iktidarı hataları, muhalefeti ise
yetersizliği yüzünden eleştirmek olmalıdır. Onu seçilmesi için destekleyenler de
seçildikten sonra da desteğini sürdürmek, Baskın Oran’ın Mecliste sesleri
olmasını sağlamak zorundadır. / Sivil toplumun, Baskın Oran projesi sadece bir
milletvekilinin Meclise girmesi ile başarılı olmuş sayılamaz. Oran oraya
oturmaya değil belli görüşleri temsil etmeye, dillendirmeye gitmektedir. O
görüşlerin temsil edilmesini isteyenler bundan sonra da Baskın hocaya destek
vermeli ve görüşlerinin dillendirilmesini talep etmelidir..." "Bir sivil toplum projesi olarak Baskın Oran" Mensur Akgün,
Referans 04.07.2007

Son olarak bir de eleştirel bir yazı ekleyelim. Hikmet Çetinkaya 04.07.07 tarihli Cumhuriyet gazetesinde şöyle demiş:

"Baskın Oran ikinci bölgeden, Ufuk Uras birinci bölgeden bağımsız aday... Baskın
Oran'a yoğun bir destek var, Ufuk Uras'a yok. Baskın Bey "solcu" , Ufuk ise
"kötü solcu" kimilerine göre... ÖDP kendi içinde hesaplaşıyor... Baskın Oran'a
destek, Ufuk Uras'a köstek politikası izliyor... Kimi aydınlar, edebiyatçılar,
müzisyenler , Baskın Oran'la fotoğraf çektiriyor, Ufuk Uras'tan kaçıyor... Ufuk
mu solcu yoksa Baskın Bey mi? İkisinin de amaçları ne? Baskın Oran ve Ufuk
Uras'ın bağımsız milletvekili olarak Meclis'e girmesi depolitizasyonu kırar mı?
Hayır!.. Depolitizasyon, TİP gibi bir sosyalist partinin Meclis'e girmesiyle
(1965) kırılır... Türkiye sanki 12 Eylül 'ün koşullarını yaşıyor 2007 yılında.
DTP ve muhalif oylara bakılarak "solculuk" yapılıyor. DTP'li seçmenin hepsi
solcu mu? DTP oylarını neden yüzde 10'un üzerine çıkaramadı? ÖDP niçin 1965'teki
TİP'in yerini alamadı? Aydınların, sanatçıların, emekçilerin birlikteliği neden
siyasal harekete dönüşmedi?.. Asıl yanıt verilmesi gereken sorular bunlar!.. "
Hikmet Çetinkaya, 04.07.07 Cumhuriyet.

Bu yazıyla ilgili iki üç şey not etmeden edemedim:

Sayın Çetinkaya'nın ilk söyledikleri pek doğru değil. Ufuk Uras'ın da Baskın Oran'ın da arkasında çok büyük bir destek var. Sayın Çetinkaya Ufuk Uras gönüllülerinin ve ÖDP'lilerin nasıl çalıştığını görse sanırım yazısının düzeltirdi. Sayın Çetinkaya'nın daha sonra söyledikleri ise sapla samanı karıştırmaktan ibaret. Şöyle sormuş: "Baskın Oran ve Ufuk Uras'ın bağımsız milletvekili olarak Meclis'e girmesi depolitizasyonu kırar mı". Cevap şu EVET. Aslında meclise girmeseler bile çoktan örgütsüz ve partisiz yüzlerce kişiyi politize ettiler. Dedik ya gönüllüler çalışıyor diye, işte bu gönüllülerin bir çoğu hiçbir örgüte veya partiye üye değil. Daha önce hiç mitinge katılmamış insanlar Baskın Oran ve Ufuk Uras için yürüyüşlere, bisiklet turlarına katılıyor, pankart taşıyor, el ilanı dağıtıyor. Baskın Oran ve Ufuk Uras'ın meclise girmesi, bizlerin, yani onları destekleyenlerin, sadece seçim zamanı değil, seçimden sonra da aktif olarak siyasete katılmasını sağlayacak. Bu gönüllü örgütlenmeleri dağıtılmayacak, büyüyecek ve Baskın Oran ve Ufuk Uras'a taleplerini iletecek. Türkiye'de belki ilk defa bizler gerçek anlamıyla politize olacağız ve sesimizi meclise taşıma fırsatını bulacağız.

Son olarak DTP'ye destek verecek seçmenin pek tabii ki önemli bir kısmı Sayın Çetinkaya'nın anladığı anlamda solcu değildir. Hatta ona göre ben veya Baskın Oran da solcu değiliz... Ancak bu tali bir mesele. Biz Çetinkaya solcusu olmak zorunda değiliz, şu an asıl önemli olan sesini hiç meclise taşıyamamış olanların seslerini meclise taşıma imkanı bulmasıdır. Kim daha solcu tartışmasından ziyade, kim ezilenin, sesi duyulmayanın yanında tartışması yapmalıyız şu an. Türkiye'de kendini yalnız hisseden binlerce insan Baskın Oran ve Ufuk Uras'ın adaylığı vesilesiyle yalnız olmadıklarını gördüler. Biz sesimizi duyurabilme ihtimalini sevdik. Emekçinin, Kürt'ün, Roman'ın, eşcinselin ve benim gibi bu ülkede kendini yalnız ve çaresiz hisseden birçok insanın sesinin meclise taşınması, özgürlüklerin ve demokrasinin savunulması Sayın Çetinkaya'ya solculuk yapmak gibi gözükmüyor olabilir. Bu onun problemi. O ne derse desin, ne düşnürse düşünsün, biz Türkiye'nin ezilmişleri olarak, Türkiye'yi seven insanlar olarak Türkiye'nin geleceği için çirkin anlamıyla siyaset yapmadan çalışabilecek, evrensel insan haklarını ve demokrasiyi savunacak, iktisadi politikaları da insani unsurları öne çıkararak güdümleyecek insanların meclise girmesini istiyoruz. Sayın Çetinkaya şöyle sormuş: "İkisinin de amaçları ne?" Baskın Oran ve Ufuk Uras'ın adaylığının arkasında benim söylediklerimden başka bir amaç aramaya gerek yok. Onların amacı bizim sesimiz olmak, mecliste bizim adımıza çalışmak. Bundan daha güzel amaç mı olur?

Hrant Dink için!

Cihangir Baskını

Ahmet İnsel, Cihangir baskınında. Cihangir baskınından daha fazla fotoğraf için buraya tıklayın.

Özdemir İnce'nin yazısı

Özdemir İnce, Baskın Oran hakkında Hürriyet'te bir yazı yazmış. Aklınca Baskın Oran'ı eleştirmiş. Doğrusu, içi boş bir eleştiri yazısı yazmış. Fikirleri tartışmak yerine "palavra" diyerek geçiştirmiş. Yazık. İşte biz, Özdemir İnce gibilerden bıktığımız için, düşünmeyen tartışamayan katı fikirli insanlardan bıktığımız için Baskın Oran'ı destekliyoruz.

Başka bir blogcu şöyle demiş: "Özdemir İnce telaşlandıysa her şey yolunda"

Baskın Oran'ı Destekleme Derneği

Bağımsız Aday Baskın Oran'ı Destekleme Derneği kuruldu.

Adres : İstiklâl Cad. Bekâr Sok. No:16/3 Beyoğlu - İstanbul
Telefon: (212) 244 85 80
Faks : (212) 244 86 17
E-posta: BaskinOran.destek@gmail.com

YTL hesabı : Türkiye İş Bankası Parmakkapı Şubesi 1042-683907
USD hesabı : Türkiye İş Bankası Parmakkapı Şubesi 1042-0176651
Euro hesabı: Türkiye İş Bankası Parmakkapı Şubesi 1042-0176665

Beyoğlu Baskını


Baskın Oran gönüllülerininin Beyoğlu faaliyetinden bir foto. Daha fazlası şurada: http://baskinorangonulluleri.blogcu.com/3436036/




Markar Esayan'ın Baskın Oran hakkında yazdıkları

Markar Esayan, web günlüğünde Agos'ta yazdığı yazıları yayınlıyor. Bakın Baskın Oran hakkında ne demiş:

"... ezberleri bozacak hakikat anlatıcılarına ihtiyacımız var. Dolayısıyla yeni
mecliste Baskın Oran ve Ufuk Uras gibi akılları haczedilmemiş, vicdanları
körelmemiş, ülke sorunlarını hazmedip doğru tahlilleri yapmış “virüslere”
ihtiyaç var. Oran ve Uras gibi bağımsız adayların meclise girmesi, meclisin
mayalanması demek. Düşünsenize, beş sene boyunca beş yüz küsur kişi bu
hocalardan “ders” görecekler. Emin olun, pek çok garabetlik biraz da
cahillikten, şaşkınlıktan kaynaklanıyor. Adamlar o kadar cahil, akılları o kadar
vesayet altında ki, bir başka tercihin, bir başka fikrin varlığının veya var
olabilme ihtimalinin bile farkında olmayabiliyorlar. Diğer yandan Baskın Oran ve
Ufuk Uras gibi “sol” milletvekillerinin mecliste yaratacakları sinerji, o
eksikliğini şiddetle hissettiğimiz, artık “sol”, “sosyal demokrat” filan
demiyorum, “namuslu ve ahlaklı” bir partinin de nüvesi olabilir. Bu hiç de hayal
değil." (tamamını okumak için tıklayın)

Markar Esayan'ın Baskın Oran'dan (ve Ufuk Uras'tan) bahsettiği yazılar şunlar (okumak için yazı başlıklarına tıklayın):

Eleme usulü (Agos, 22.06.07) [By method of elemination (İng.)]
Dolayısıyla yeni mecliste Baskın Oran ve Ufuk Uras gibi akılları haczedilmemiş, vicdanları körelmemiş, ülke sorunlarını hazmedip doğru tahlilleri yapmış “virüslere” ihtiyaç var. Oran ve Uras gibi bağımsız adayların meclise girmesi, ...

Bu seçim sizin (Agos, 08,06,07) [Elections have turned out... (İng.) ]
Dolayısıyla, Baskın Oran ve Ufuk Uras’ın adaylığı tam da burada pek çoklarına “ilaç” gibi geldi. Çünkü her iki isim de kendini kanıtlamış, hani o çok özlediğimiz “adam gibi adamlardan”. Şüphesiz seçime hiçbir Ermeni adayın –en azından ...

Baskın Oran 32. Gün'deydi

Baskın Oran 32. Gün'deydi (29.06.2007 00:30 Kanal D). Bu programda Baskın Oran'ın meclisteki işinin ne kadar zor olduğunu gördük. Karşısında, diğerlerinin yanında, Tunceli'den bağımsız milletvekili adayı olan Kamer Genç ve Diyarbakır'dan bağımsız milletvekili adayı olan şehit eşi bir hanımefendi vardı. Her ikisi de ülkemizde ezberlerin ne kadar kemikleşmiş olduğunu gösterdi bir kez daha. Baskın Oran'ı "Azınlık Hakları Raporu" diye anılan rapor nedeniyle bölücü olmakla suçladılar. Her ikisi de raporu okumamıştı, rapor hakkındaki söylentilerden yola çıkarak konuşuyorlardı. Üstelik Baskın Oran'ın ne dediğini anlamaya da çalışmıyorlardı. Eğer Baskın Oran'ı meclise taşıyabilirsek, orada işinin ne kadar zor olduğunu gördük. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlarla uğraşacak. Söylenen her şeyi çarpıtıp, popülist söylemlerle Baskın Oran'ın söylediklerinin anlaşılmasını zorlaştıracaklar. Ezber bozmak zor iş. Baskın Oran'a güveniyorum ama işinin çok zor olduğu açık.

Bakın bir başka web günlüğünde programı seyredenlerden biri nasıl da umutsuzluğa kapılmış. Şöyle diyor: "Baskın Oran'a mecliste kolay gelsin demek lâzım. Analitik düşünme kabiliyetinden yoksun politikacılara ne anlatılabilir, onlarla ne tartışılabilir ve ezberleri nasıl bozulabilir? Bozulan tek şey onlara laf anlatmaya çalışanların sinirleri midir?" (tamamını okumak için tıklayın).

Umutsuzluğa yer yok. Baskın Oran (ve Ufuk Uras) ezberlerin bozulabilmesi için meclise girmelidir. Bu ilk adım. Bundan sonra sabırla, tekrar tekrar yanlışları göstermeli, Türkiye'de bugüne kadar tartışılmayan konuları tartışmaya açmalıdır. Sistem partilerinin gizli bir anlaşma ile konuşmadığı konular meclise taşınmalıdır. Bunun için Baskın Oran'a destek veriyoruz, ezberleri bozsun diye. İşi çok zor olacak, ona sabır diliyorum.

Bu Sizi İlgilendiriyor

Baskın Oran 27.06.2007'de NTV'de bu sizi ilgilendiriyor adlı programdaydı. Programın tam metnini okumak için tıklayın. Programı kaçırdıysanız izlemek için tıklayın.

Baskın Oran'ın programdaki sözlerinden iki alıntı yaparak kapatalım:

"... şimdi arkadaşlarım bana diyorlar ki; ya
diyorlar bu sakatlar kendilerine engelli diyorlar. Sende engelli de alınan
olmasın. Çingeneler kendine roman diyor, roma diyor, sinti diyor, şunu diyor ve
sende böyle söyle ki alınan olmasın. Hayır ben çingenelerin çingene olmaktan
iftihar ettikleri bir Türkiye özlüyorum, sakatların sakat olmaktan
utanmadıkları, banane kardeşim ben çıkarım dışarıya, çıktığım zaman da eğik
düzlem isterim, çıktığım zaman da böyle 40 santim olmayan kaldırım isterim, bu
ne rezalettir diyebilecek hale gelmesini istiyorum. Bakınız bir genel müdür
bundan 1-1.5 sene önce emekli olduğu ve emekli olduktan sonra bir basın
toplantısı yaptı adam, dedi ki; arkadaşlar ben bir çingeneyim. 25 yıl çingene
olduğumu saklamak sayesinde devlet memuru oldum ve genel müdürlüğe kadar geldim ama artık yeter, ben emekli olduktan sonra dedi bunu açıklıyorum artık dedi. Ben onun alnından da öperim, elinden de öperim, her bir tarafından öperim ben böyle insanın."

"Şimdi bana diyorlar ki arkadaşlarım ya bir parça gülümse, yüzün çok sert.
Şimdi yani bu öyle bir şey ki bu şimdi rakının yanına lakerda mı daha iyi gider,
beyaz peynir mi daha iyi gider diye konuşsak sen bende gör şakımayı ama şimdi
eşcinsellerin sorunları, kürtlerin sorunları, alevilerin sorunları, sakatların
sorunları derken ben nasıl şakır şakır güleyim yahu. Yani bu bana iki yüzlülük
gibi gelir. Yani içimden gelmiyor."

Baskın Oran'ın Boğaziçi ziyaretinden notlar

Baskın Oran'ın Boğaziçi Üniversitesi ziyaretini dinleyenlerden biri bu toplantı ile ilgili olarak kişisel görüşlerini kendi web günlüğüne aktarmış. Baskın Oran hakkında olumlu ve olumsuz görüşlerini, toplantı notlarını sıralamış. İlginizi çekerse okumak için buraya tıklayın.

[Not: Fotoğrafı ilgili web günlüğünden aldım: http://calisamiyoruz.blogspot.com/]

İstanbul için bağımsızlar vakti!

"İstanbul için `bağımsızlar ` vakti: Asya `da Ufuk Uras `ı, Avrupa `da Baskın Oran `ı seçip, gerçekten `tam bağımsız` kaç kişi olduğumuzu görmek için önemli bir fırsat. Her iki yakada toplam 130 bin kişi değilsek, iki `yaka`mız da bir daha bir araya zor gelir. İki `yoldaş `ımızı Meclis `e gönderemezsek, `bir arada barış içinde yaşamak`tan, şiddetin, terörün, baskının her türlüsüne karşı olduğumuzdan boşu boşuna söz etmeyelim, cumhuriyeti , demokrasiyi, laikliği, özgürlüğü, sosyal hukuk devletini savunduğumuzu hiç söylemeyelim." Haydar Ergülen, Radikal 2007-06-27 (Yazının tamamını okumak için tıklayın)

Baskın Oran: Türkiye'deki sivil toplum örgütleri devletçi

"CHP'yi sol saymak, sola hakarettir"
Zaman Gazetesinin haberini okumak için tıklayın

BASKIN ORAN BEŞİKTAŞ'TA

27 Haziran 2007 NTV

Baskın Oran 27 Haziran 2007'de NTV'de Okan Bayülgen'in programına katıldı. Baskın Hoca, bu programda da sınıfsal, etnik, kültürel ve cinsel azınlıkların, yani genel olarak ezilmişlerin sesi oldu.

Programda ilginç bir an: Bayülgen, DP'li milletvekili adayına "siz neden bu konuları dile getirmiyorsunuz, çevrecilerin, eşcinsellerin sesi olmuyorsunuz?" gibi bir soru sordu. DP'li aday "biz farklı cümlelerle de olsa bunları dile getiriyoruz" diye bir şeyler mırıldanırken konu kaynadı. Halbuki ben çok merak ediyordum bir Türk muhafazakarın eşcinsellerin sorunlarıyla nasıl ilgilendiğini. Eşcinsellere öcü gibi bakan, onları ahlaksızlığın sembolü olarak gören biri nasıl savunacaktı acaba eşcinsellerin haklarını?

Ezilmiş azınlıkların isimlerini duyunca irkilen, korkan insanlar ezilenlerin haklarını savunamaz. Ezilenlerin haklarını savunamayanlar toplumun bütünü için faydalı olamaz. Onların faydası sadece kendilerinedir.

Baskın Oran meclisteki sesimiz olacak.

Baskın Oran Ezber Bozmaya Başladı

Baskın Oran daha meclise girmeden ezber bozmaya başladı. Kimse gıkını çıkarmıyorken Sedat Bucak'ın millet vekili adayı olmaması için gerekli adımı attı ve Yüksek Seçim Kurulu başkanlığına başvurdu. (Detaylar baskinoran.net'te)

Sedat Bucak'ın adaylığı konusunda tek itirazın Baskın Oran'dan gelmesi ne kadar manidar, öyle değil mi? Sedat Bucak'ın adaylığına itirazımı dile getirdiği için Baskın Hoca'ya teşekkür ederim.

Beşiktaş Gönüllüleri İş Başında

Baskın Oran'a oy vermek için iki önermli neden

19.06.2007 / Seyfettin Gürsel / Referans

Geçen cumartesi gençliğimin heyecanlı filmlerini seyrettiğim Yeni Melek Sineması’nda uzun yıllar sonra farklı türden bir heyecanı yaşadım. Cumartesi günü Yeni Melek’te bağımsız sol aday Baskın Oran’ın, gençlerin deyişiyle “Baskın Hoca”nın seçim kampanyasının resmi startı verildi. Baskın Oran’ın adaylığının tam da düşlediğim gibi demokrat, özgürlükçü ve sol bir sivil toplum hareketi yarattığını görmek beni gerçekten heyecanlandırdı.

Bundan üç ay önce Ahmet İnsel'le birlikte bu seçimlerde mutlaka bağımsız sol adayların çıkması gerektiği fikrini ortaya attığımızda, Türkiye’yi sahte bir kutuplaşmaya zorlayan Cumhuriyet Halk Partisi’nin “ulusalcılık ve laiklik” söylemi ile solda oluşturduğu boşluğu küçük sol partilerin dolduramayacağını açıkça görüyorduk. Boşluğun orta vadede ancak yeni bir kitlesel sosyal demokrat/demokratik sosyalist parti ile doldurulabileceği de herkesin malumuydu ama bu hedefe varmak için önce Türkiye’nin yakıcı siyasal ve ekonomik sorunlarına daha az değil daha fazla demokrasi ile çözüm bulunabileceğine inanan vatandaşlara umut verecek bir ilk adım gerekiyordu. Bu ilk adımın, SHP, ÖDP gibi mevcut sol partilerin destekleyeceği ama esas olarak demokrasiyi ve özgürlükleri savunmaya ve genişletmeye istekli, yoksulluğa, çevreye, azınlık haklarına duyarlı, toplumsal dayanışmaya inanan her türden sivil toplum örgütünün ve tek tek bireylerin destekleyecekleri bağımsız sol adaylarla atılabileceğini düşünüyor ve umuyorduk.

Bu tarife tam olarak uyan fazla sayıda bağımsız sol aday ne yazık ki çıkmadı. Bu eksikliğin nesnel ve öznel nedenleri üzerinde durmanın manası yok. Ama çok açıkça görülüyor ki, en azından Baskın Oran’ın adaylığı; İstanbul’un Eminönü, Fatih, Eyüp, Kâğıthane, Bayrampaşa, Gaziosmanpaşa, Beyoğlu, Şişli, Beşiktaş ve Sarıyer ilçelerini kapsayan 2. seçim çevresinde gerçekten radikal, son derece renkli, heyecanlı, aynı zamanda da neşeli, gençlerin deyişiyle “damardan sivil” bir hareket yaratmayı başarmış. Cumartesi günü sanatçılardan yazarlara, müzisyenlerden akademisyenlere, Ermenilerden Kürtlere, eski tüfeklerden beyaz yakalı profesyonellere, küpelisinden sakallısına, Yeni Melek Sineması'nı dolduran coşkulu kalabalığı ilk adımın başarılacağına dair çok güçlü işaret olarak gördüm. Dahası, binlerce vatandaşın Baskın Oran’ın seçim kampanyasına omuz vermek için gönüllü olması (Bakınız www.baskinoran.net), Baskın’ın seçilme şansının çok yüksek olduğunu gösteriyor.

Baskın Oran’ın seçilmesi iki nedenden ötürü çok önemli: Birincisi, yükselen milliyetçi ve anti-demokratik dalgaya soldan meydan okuma anlamına gelecek. Bu meydan okumaya; her şeyden önce, tabularla, klişelerle, sahte öcülerle, hatta “vatan hainliği” tehditleriyle yapılmak istenen sözde sol siyasetten bunalan, milliyetçi sağın savaş kışkırtıcılığına evrensel solun değerleriyle verilecek güçlü bir yanıtın özlemini çeken vatandaşların ihtiyacı var.

Ama bu meydan okumaya Türkiye’nin de ihtiyacı var. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin sağ bir parti olarak Türkiye’yi çağdaş demokratik ülkeler ligine tek başına taşıması olanaksız. Bu partinin İslamcı, cemaatçi geleneklerden ve reflekslerden ne ölçüde bağımsızlaşabildiğini henüz bilmiyoruz. Yine de AKP’nin Türkiye’yi Avrupa Birliği'ne (AB) taşımak hedefinin bir takiye olmadığından, olamayacağından -en azından kendi adıma konuşayım- eminim. Bu stratejik hedef çerçevesinde AKP’nin rejimi demokratikleştirmesi, özgürlükleri genişletmesi şart. Türkiye’nin özgün koşullarında bunun ne kadar güç olduğunu son iki ayın siyasal gelişmeleri bir kez daha gösterdi.

Demokrasi mücadelesi çağdaş bir sosyal demokrat/demokratik sosyalist kitle partisi olmadan başarıya ulaşamaz. Baskın Oran’ın seçilmesinin öneminin ikinci nedeni; böyle bir partinin oluşumunda büyük umut kaynağı olması. İstanbul 2. seçim çevresinin demokrat ve sosyalist seçmenleri çok şanslılar. 22 Temmuz günü oylarını Baskın Oran’a verirken bu meydan okumanın, bu umudun aktif aktörleri olmanın gururunu ve gönül rahatlığını taşıyacaklar.

Baskın Oran Röportajı (Vatan)

CHP, AKP'den 100 kat daha sağcı!...
Bağımsız sol aday Prof. Baskın Oran'dan VATAN'a ilginç açıklamalar... Kürt meselesi, dincilik meselesi, Kıbrıs meselesi, Ermeni meselesi... Dört zombi bunlar... Biz bunları halının altına süpürdük. Fransızca tabiriyle ’Cesetleri dolaba tıktık.’ Koku yapıyorlar şimdi. Bu meseleleri çözebilmek için alabildiğine özgür bir tartışma ortamı yaratmak lazım. İşte ben o ortamı yaratmak için meclise gitmek istiyorum...Uzun yıllardan sonra belki ilk kez, ’sosyalist’ bir milletvekili olacak Meclis’te. Sosyalist partilerin yüzde 1’in altında oy aldığı bir ülkede, seçilmenin tek yolu ise bağımsız aday olmak... Ömrü hayatı mülkiyede geçen Prof. Baskın Oran, 6 bin 500 aydının desteğiyle İstanbul 2. Bölge’den giriyor seçime. Ve 65 bin oy alırsa seçilecek. (röportajı okumak için tıklayın)

İletişim

En güncel iletişim bilgilerine www.baskinoran.net adresinden ulaşabilirsiniz.

Koordinasyon
Baskın Oran'ı Meclis'e taşıyacak kampayamızın koordinasyonunu Bekar Sokaktaki büromuzdan sağlıyoruz. İhtiyaca göre, ilçelerde de seçim büroları oluşturulması gündemde. Bilgi almak için merkez büromuza başvurabilir veya bu siteden de duyurduğumuz toplantılardan birine katılabilirsiniz. İrtibat bilgilerimiz:

Bekar Sokak, San Han 16/3 Beyoğlu - İstanbul

Telefon: (212) 244 85 80
(212) 244 85 81
(212) 244 85 66

Eğer bir uğramak isterseniz...
İstiklâl Caddesine Taksim tarafından girdiğinizde sağdan ikinci sokaktayız. Biraz aşağıda, sağda, sarı renkli, güzel, eski bir bina. Dış cephesinde bez afişimizi görebilirsiniz. İki merdiven yukarıdaki kapımız daima açık.

E-posta : baskinoran@baskinoran.net
--------------------------------------------------------------------------------

Gönüllüler
Bayrampaşa Demir Limanlar (0536 438 72 25)
Mahir Dursun (0532 608 38 21)

Beşiktaş Beşiktaş İrtibat Bürosu
(0212 259 52 97)
Hüsrev Gerede Cad. Kaptan Apt. No:1 - Beşiktaş
(Hüsrev Gerede & Şair Nedim caddeleri köşesinde)
Ayşe Günaysu (0532 661 26 65)
Neşe Ozan (0532 275 07 45)
e-posta grubuna üye olmak için:
baskinoranbesiktas-subscribe@yahoogroups.com

· Kuruçeşme Kuruçeşme İrtibat Bürosu
(0212 287 83 70 – 0212 287 83 71)
Kırbaç Sok. No:9 - Kuruçeşme
Kani Kaçmaz

Beyoğlu Her Pazartesi 19.00’da Seçim Bürosu’nda!
Yıldız Önen (0536 219 63 41)
Hülya Üstün (0533 232 39 49)
baskinbeyoglu@googlegroups.com
http://baskinorangonulluleri.blogcu.com

· Cihangir Cihangir İrtibat Bürosu
(0212 244 01 09 – 0212 245 13 89)
İlke Mühendislik, Sıraselviler Cad. 189/1 - Cihangir
Gülsüm Ağaoğlu (0532 246 36 47)

Eyüp Oktay Evsen (0533 438 96 26)

Eminönü & Fatih Atilla Bahçıvan (0532 434 57 38)

· Sultanahmet Sultanahmet İrtibat Bürosu
(0212 638 55 45 – 0533 631 54 04)
Binbirdirek Sok. İletişim Han Kat:4 - Sultanahmet
Mutlu Serbest

Gaziosmanpaşa Halil Aygül (0533 522 54 60)

Kâğıthane Hasan Kayım (0537 363 30 93)

Sarıyer Büyükdere İrtibat Bürosu
(0539 875 70 65)
Çayırbaşı Cad. Hançerli Çavuş Sok. No:1 - Büyükdere

Haluk Ağabeyoğlu (0532 227 01 46)
Metin Güneş (0533 464 65 30)
Özlem Özkan Hatipağaoğlu (0533 464 74 81)
baskinoransariyerkampanya@googlegroups.com

Şişli Şişli İrtibat Bürosu
Harzemşah Sok. Eskitürk Apt. No:25 Kat:5 D:9 - Şişli
Her Salı 19.00’da Şişil İrtibat Bürosu’nda!
Avi Haligua (0532 396 25 07)
Ali Met (0532 342 27 09)
baskinoran-sisli@googlegroups.com

· Okmeydanı Okmeydanı İrtibat Bürosu
Piyalepaşa Mah. Kaan Sok. No:25 - Okmeydanı
Hüseyin Karakuş (0532 773 20 23)
Rüstem Karakuş (0533 354 91 52)

Baskın Oran Röportajı (Sabah)

'Benimki entelektüel cesaret değil, vatan vazifesi!'
DTP beni destekleyecek diye adaylığımı koymuş değilim!
Karımın hayatını mahvettim!
Niye 'AKP'ye oy veririm' dedim?
Solculuğu kim kaybetti ki CHP ya da Baykal bulacak!
Darbe için fazla gelişmiş sayılırız

Baskın Oran Kimdir?

1945 İzmir doğumlu, Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu. İlk olarak 12 Mart 1971 darbesinde okuldan uzaklaştırıldı; sonra 1982'de YÖK kararıyla, 1983'te 1402 uygulamasıyla görevine son verildi; hepsinde de mahkeme kararlarıyla görevine geri döndü. 1997'de uluslararası ilişkiler profesörü oldu. Ağustos 2006'da emekli oldu. Milliyetçilik, azınlıklar, Türk dış politikası, din-devlet ilişkileri üzerine çalışıyor. 13 kitabı var. (Sabah)

Prof.Dr. Baskın Oran 1945 İzmir doğumlu. Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni (Mülkiye) 1968’de bitirdi. 1969’da aynı fakültede asistan oldu.

12 Mart 1971 darbesi sırasında okuldan uzaklaştırıldı ve Danıştay kararıyla 1972’de geri döndü. 1974’te doktorasını bitirdi. 12 Eylül 1980 darbesi sırasında Kasım 1982’de yardımcı doçentken YÖK kararıyla görevine son verildi. Temmuz 1983’te İdare Mahkemesi tarafından görevine iade edildi. Göreve döndüğü gün 1402’le Sıkıyönetim tarafından görevinden tekrar atıldı. Ankara’da sıkıyönetim sona erdikten sonra önce İdare Mahkemesinin, sonra Danıştay’ın kararıyla Ekim 1990’da SBF’deki görevine iade edildi. 1991’de doçent, 1997’de Uluslararası İlişkiler profesörü oldu.

Ağustos 2006’da emekli oldu. Milliyetçilik, Azınlıklar, Türk Dış Politikası, Din-Devlet İlişkileri üzerine çalışıyor. Agos ve Radikal İki’de haftalık yazılar yazıyor. 70 kadar bilimsel makalesi ve şu kitapları yayınlandı:

o Azgelişmiş Ülke Milliyetçiliği - Kara Afrika Modeli
o Türk-Yunan İlişkilerinde Batı Trakya Sorunu
o Atatürk Milliyetçiliği - Resmî İdeoloji Dışı Bir İnceleme
o Kenan Evren’in Yazılmamış Anıları (iki cilt)
o Nerde O Eski Mapushanelero Devlet Devlete Karşı
o Kalkık Horoz - Çekiç Güç ve Kürt Devleti
o Yunanistan’ın Lozan İhlallerio Küreselleşme ve Azınlıklar
o Türk Dış Politikası (editör, iki cilt)
o Dalavera Memet’in Bodrum Tarihi
o Enişte Gözüyle Bodrum
o Türkiye’de Azınlıklar


(BaskınOran.Net)


Baskın Oran'ın akademik özgeçmişini görmek için buraya tıklayın (pdf)

M. Kemal gelse, bu Kemalistleri sopayla kovalar

Prof. Baskın Oran, seçildiği takdirde Meclis'te yapmak istediklerini anlattı
04/06/2007 NEŞE DÜZEL Radikal

NEDEN? Baskın Oran Türkiye'deki demokratlar, politik anlamda tam bir sıkışıklık yaşıyor. Bir yanda askeri müdahalelere çanak tutan sol görüntülü partiler, diğer yanda AB'yi savunan ama günlük hayatta sürekli dini gerginlik yaratan AKP. Seçimde oy verecek parti arayan demokratlar, bu sıkışıklığın üstesinden nasıl geleceklerini, kime oy vereceklerini bir türlü bulamıyorlardı. Ama ülkenin entelektüel kadroları, 'bağımsız aday' formülüyle yeni bir çözüm yarattılar. Siyaset bilimci Prof. Baskın Oran İstanbul'dan bağımsız aday gösterildi. Prof. Oran, "1 Mart tezkeresi reddedilsin sloganıyla 2003'te ortaya çıkan bir fiili grup bu. Dernek bile değiller. Demokrasi ve barış için zaman zaman imza kampanyaları düzenlediler. İsmin üzerinde tam mutabakat var diye beni aradıklarında, onlara hayır diyemezdim. Hiçbir partiyle ilişkili olmadan adaylığımı koydum. ÖDP ve DTP de, İstanbul'da ikinci bölgede beni destekleyeceklerini ilan ettiler" diyor. (Röportajı okumak için tıklayın)

Bianet Röportajı: Oran: "Bir Numaralı Amaç Ezber Bozmak"

Oran: Bir Numaralı Amaç Ezber Bozmak

Solun ortak bağımsız adaylarından Prof. Dr. Oran "Parti liderleri K. Irak'a operasyonda hemfikirken, '30 kez yaptınız, şimdi mi temizleyebileceksiniz' diye sormak ezber bozmaktır. Önemli olan farklı numaralarla bastırılan 'farklı'nın sesi olmak" diyor.

Röportajı okumak için tıklayınız.

 
Baskın Oran'a Destek için: www.baskinoran.net